Astroloji’yi Kullanmak

Günümüzde maalesef çoğu insanın astroloji hakkındaki bilgisi, denizin kenarına gidip sadece ayaklarını suya sokan insanın deniz hakkında edinebileceği bilgi kadar. Tabii bu aynı zamanda çok normal. Çünkü eğitim sistemimiz gereği (ki bu dünyanın pek çok ülkesinde böyle) bilgiyi önümüze konulan hali ile kabul etmeye küçükken alıştırılıyoruz. Dahası, bize okulda verilenden başka bilgi yok zannediyoruz. Astroloji okul hayatımızda karşımıza çıkmıyor. Sadece gazetelerin magazin sayfalarında ya da hafta sonu eklerinde çok genel yorumlar görüyor, bunun ne kadar bize hitap edeceğinden şüphe duyuyor ve güvenmiyoruz. Astroloji hakkındaki az bilgimiz maalesef bizi astroloji hakkında yanlış bir fikre sahip olmaya itiyor.

Kısacası astrolojiyi bilmiyoruz. Fakat bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp öyle değil mi 🙂

Astrolojiyi bilmenizi maalesef tek bir makale ile sağlamak pek mümkün değil. Şu aşamada sadece şunu bilmeniz yeterli; Astroloji bir inanç meselesi değildir. Astrolojiye inanmak ya da inanmamak önemli değildir. Kitaplardan çalışarak ya da okullara giderek öğrenebilirsiniz. Öğrendiğiniz zaman bilirsiniz. Bildiğiniz zaman da kullanabilirsiniz. Bu kadar basit. Tabii astrolojiyi kullanmak için illaki astrolog olmanız gerekmiyor. Araba kullanmak için makine mühendisi olmak gerekmediği gibi. Yalnızca 12 burcun biraz daha ilerisine gitmeniz, astrolojiye hayatınızda biraz daha yer vererek bilginizi artırdıkça rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Peki astrolojiyi kullanmaya başladığımızda ne değişiyor hayatımızda? Neden kullanacağız ki astrolojiyi?

Astroloji çok popüler olan gelecek öngörülerinden önce insanı, fiziksel, zihinsel, ruhsal, duygusal açılardan çok iyi tanımlayan bir araç. 12 burç var, 12 tip insan mı var yani? diye düşünmek konu hakkında bilgisi olmayan zihnimizin mantıksal bir çıkarım yapabilmek için debelenmesinden başka bir şey değil. Ben size söyleyeyim astroloji bilakis her insanın diğerlerinden farklı ve biricik yaratılışta olduğunu, herkesin kendi şahsına münhasır olduğunu çok net gösterebilen bir bilgi yumağı. Öğrendikçe insan denilen çok katmanlı yapının detaylarına, derinliklerine ulaşırsınız. Kişinin kendini bilme yolunda, kişisel gelişimi açısından büyüme ve olgunlaşma yolunda ona çok önemli farkındalıklar kazandırabilecek bir araçtır astroloji. Kendi tespitim olarak söyleyebilirim ki, insanlar çok önemli soruları cevaplayamadıklarında, kendileri hakkında kafaları karışık olduğunda, kısacası hayatta önemli dönüm noktalarında astroloji ile tanışıyorlar. Keşke diyorum biraz daha önceden tanışmış olsaydınız belki bu zor dönemi daha yumuşak atlatabilecektiniz.

Astroloji kişiye nasıl farkındalıklar kazandırıyor? diye sorduğunuzu duyar gibiyim 🙂

Öncelikle bizim kendimizi algılayışımız ile toplumun bizi algısı değişiklik gösterebilir. Bu iki durumu farketmek bile insana çok şey katar düşüncesindeyim. Bunu çeşitli psikolojik testler de günümüzde başarı ile gösterebilmekte. Psikolojinin id, ego ve süperego diye bahsettiği kişiliğin farklı boyutlarını astroloji ile başka bir açıdan görebilmek mümkün. Yanlış anlaşılmasın astroloji ile psikolojiyi kıyaslamak gibi bir amaçta değilim fakat astrolojinin insanı çözümleyişindeki becerisini de hafife alacak değilim.

Her kişinin bir kapasitesi vardır. Becerikli olduğu ya da zorlandığı alanlar vardır. Çoğunlukla doğal yeteneklerimizi hafife alma, herkesin aynı kolaylıkla bunları yapabileceğini zannetme hatasına düşeriz. Bazen de hiç girmememiz gereken alanlara girer, başarılı olmak pahasına kendimizi gereksiz yere yıpratacağımız, sonunda da mutsuz olacağımız yollara saparız. Hepsi önemli birer tecrübe belki ama boşu boşuna kötü tecrübeler yaşamak yerine astrolojik bakış ile daha bilinçli tercihler yapabilir, enerjimizi daha iyi kullanabiliriz.

Hayatta kontrol edebileceğimiz ve kontrol edemeyeceğimiz olaylar vardır. Bazılarımız (Balık burçları gibi) olayları akışına bırakmaya ve teslim olmaya meyilliyken, bazılarımız her şeyi kontrol etmeye çalışıyor olabiliriz. Bazen bir şey olur hayatımızda ve biz “keşke şunu şöyle yapmasaydım bu olmazdı” gibisinden keşke cümleleri ile kendimize haksızlık ederiz. Halbuki ne yaparsak yapalım o etki hayatımıza girecektir ve bu kontrolümüz dışındadır. Bunun yanında seçimler yapabildiğimiz durumlar da söz konusudur. Yani “Kader mi, özgür irade mi?” sorusunun cevabı “Her ikiside” dir 🙂 Bu durumları çözebilmek için astroloji iyi bir araçtır.

Yaşadığımız olaylar iç içe geçmiş döngülerden oluşur. İş, evlilik, kariyer, çocuk, para, aşk konuları gibi hayatımızda bir çok farklı alanı iç içe yaşarken, hangisinin döngüsü nerede başladı, hangisinin baharını, hangisinin kışını yaşıyoruz farketmemiz zor olabilir. Her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi, başlayan bir şeyin zorlanacağı, test edileceği, gereksizse ya da yeterince sağlam değilse hayatımızdan çıkacağı, hayatımızda kalır ise meyvesini vereceği ve en nihayet bir şekilde sonlanacağı evreler vardır. Bu evreleri anlamak, kendi hayatımıza yukarıdan bir bakış atabilme fırsatı verir ve bence çok değerlidir.

Astrolojinin kendimizi anlamak yolunda iyi bir araç olması, ister istemez başkalarını da tanımak ve anlamak konusundaki yetkinliğimizi artıracaktır. İlişkilerimizde zorlandığımız, ya da becerikli olduğumuz alanları, kiminle neden anlaşamayıp kimi neden sevdiğimizi anlayabilmek tecrübe ederek hayat içinde zar zor edinebildiğimiz bir bilgi iken, astroloji bize olanca netliği ile bir analiz sunar. Çoğumuz belki de gerçekten ne istediğimizi bilmeden ilişkilerimize tutunmaya çalışıyor olabiliriz. Astroloji bize uyanı ve uymayanı ayırt etmemizi sağlar.

Sanırım yeterince reklamını yaptım astrolojinin 🙂

Tabii her aracın belirli bir amacı ve birşeyleri yapabilme şekli vardır. Astrolojiyi de amacı dışında, veremeyeceği bir şeyi ondan isteyerek kullanmak sakıncalı olabilir. Astroloji pek çok şey söyler fakat herhangi bir durumda ne yapmanız gerektiğini söylemek astrolojinin işi olmayabilir. Astroloji yoldaki işaretleri söyler. Kaygan yol işaretini görebilirsiniz ama direksiyon sizdedir. Son karar hep sizin.